Başvurucu özel bir şirkette bilgi işlem sorumlusu olarak görev yapmaktadır. Başvurucunun amiri başvurucuya görevi için işveren tarafından tahsis edilmiş olan bilgisayarda, başvurucunun arkadaşlarıyla yaptığı WhatsApp yazışmalarını görerek bu yazışmaların içeriklerini elde etmiştir. Bu yazışmaların iftira ve hakaret içerikli olması dayanak gösterilerek başvurucunun iş sözleşmesi feshedilmiştir.
Başvurucu yazışmaların kişisel veri niteliğinde olduğunu ve işverenin bu yazışmaları hukuka aykırı şekilde elde ettiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesinde işe iade davası açmıştır. İşveren ise yazışmaların mesai saatleri içerisinde başvurucuya tahsis edilen bilgisayarda gerçekleştirildiğini, yazışmaların başvurucunun bilgisayarını açık bırakması sonucunda elde edildiğini ve iş yeri ile çalışanları hakkında iftira ve hakaretler içerdiğini ifade etmiştir. Birinci derece mahkemesi davayı kabul ederek işe iadeye hükmetmiş, Bölge Adliye Mahkemesi ise başvurucunun davranışları nedeniyle işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkının kullandığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar vermiştir. Başvurucu bunun üzerine Anayasa Mahkemesine (“AYM”) bireysel başvuruda bulunmuştur.
AYM işverenlerin işçilerin iletişiminin denetlemesine ilişkin olarak İş Kanunu’nda özel bir düzenleme bulunmadığını tespit etmiş ve meseleyi kişilerin anayasal haklarından olan özel hayata saygı hakkı ve haberleşme hürriyeti kapsamında ve devletin bu hakları korumasına ilişkin pozitif yükümlülükleri bağlamında ele almıştır. AYM, bu konuyla ilgili önceki ilke kararlarına da atıf yaparak, iletişimin denetlenmesinin meşru bir amaca dayalı ve ölçülü olması gerektiğini ifade etmiştir. Meşru amaç bakımından denetleme hakkının işverenin hukuk tarafından korunan başka bir hakkından, yani işverenin yönetim hakkından kaynaklanması gerektiğine vurgu yapılmış ve bu hakkın işyerinin düzeninin ve güvenliğinin sağlanmasıyla sınırlı olduğu hatırlatılmıştır. Ölçülülük bakımından ise yapılan denetimin hukuka uygun bir amaca ulaşmaya elverişli ve makul ölçüde zorunlu olması gerektiği belirtilmiştir. AYM işverenin müdahaleyi haklı kılan meşru gerekçeleri ortaya koyamadığını ifade etmiştir.
Ek olarak, AYM başvurucunun beklentilerinin gözetildiğine ve müdahale konusunda bilgilendirildiğine ilişkin bulguların mevcut olmadığını tespit etmiştir. AYM, önceden bir bilgilendirme yapılmaksızın başvurucunun WhatsApp yazışmalarının denetlenmesinin başvurucunun özel hayatının ve haberleşmesinin gizliliğinin korunması konusundaki makul beklentisine aykırı olduğunu ve bir işverenin bu beklentiyle çalışan işçisinin iş bilgisayarı üzerinde bu şekilde kişisel iletişimde bulunabileceğini öngörmüş olması gerektiğini vurgulamıştır. AYM ayrıca, işverenin -kişisel kullanıma özgü olduğu herkesçe bilinen- WhatsApp yazışmalarını hukuka uygun bir yöntemle elde ettiğini veya bu yazışmaların incelenmesini haklı kılan bir durumun varlığını ortaya koyamadığını belirtmiştir.
Bu değerlendirmeler uyarınca AYM, alt derece mahkemeleri tarafından bahsi geçen anayasal güvenceleri gözeten özenli bir yargılama yapılmadığına, bu kapsamda devletin pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediğine ve bu sebeplerle başvurucunun özel hayata saygı hakkı ile haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine hükmetmiştir.
Paylaş
İlgili kişiler
Detaylı bilgi için bizimle irtibata geçebilirsiniz.



Yasal Bilgilendirme
Bu içerik sadece bilgilendirme amaçlı olup hukuki görüş içermemektedir. İçerikteki konulara ilişkin bir sorunuz olması halinde lütfen bizi arayınız. Tüm hakları saklıdır.
İlginizi Çekebilir
9 Nisan 2025
Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik
Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik (“Yönetmelik”) 29 Mart 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak…
28 Mart 2025
İş Yerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi hakkında Genelge Yayınlandı
İş Yerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi konulu 2025/3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi (“Genelge”) 6 Mart 2025 tarihli ve…
26 Mart 2025
Siber Güvenlik Kanunu yürürlüğe girdi
Uzun süredir beklenen 7545 sayılı Siber Güvenlik Kanunu 19 Mart 2025 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu…
24 Mart 2025
Sağlık Mevzuatındaki Son Gelişmeler – Kış Sayısı 2025
Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliği Değişikliği. 3 Aralık 2024 tarihinde Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliği’nde…
21 Mart 2025
Kripto Varlıklara İlişkin İkincil Mevzuat Yürürlükte!
Kripto varlıklar ve kripto varlık hizmet sağlayıcılarına (“KVHS”) ilişkin 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’na (“SPKn”) eklenen hükümler,…
14 Mart 2025
Anayasa Mahkemesi, Davanın Kısmen Kabulü Ve Reddi Halinde Yargılama Giderlerinin Tarafların Haklılık Oranına Göre Paylaştırılması Yönündeki Düzenlemeyi Manevi Tazminat Davaları Yönünden İptal Etti
Anayasa Mahkemesi, 25 Aralık 2024 tarihli ve 2024/226 sayılı kararında, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinin ikinci fıkrasını…