Ankara Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesi yakın tarihli bir kararında, Adalet Bakanlığı’nın avukata karşı soruşturma başlatılmasına izni vermeme kararının iptali talebiyle ikame edilen davada 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu’nun avukatlar için öngörülen güvence hükümlerine vurgu yapmak suretiyle kamu hizmeti ifa eden avukatlara sağlanan yasal güvencelere dikkat çekmiştir.
Ankara Bölge İdare Mahkemesi’ne yapılan başvuru, Adalet Bakanlığı’nın 1136 sayılı Avukatlık Kanunu m. 58 uyarınca hakkında şikâyette bulunulan avukat hakkında soruşturma izni vermemesi kararının iptaline ilişkindir.
Bilindiği üzere avukatların haksız isnatlara karşı korunması ve bu suretle kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesi konusunda herhangi bir baskıyla karşılaşmamaları amacıyla 1136 sayılı Avukatlık Kanunu m. 58’de özel bir soruşturma ve kovuşturma usulü ihdas edilmiştir. Amaç, avukatların basit ve soyut suç isnatlarıyla karşılaşmaksızın görevlerini bağımsız bir şekilde yapabilmesini sağlamak ve gereksiz yere soruşturma baskısı altında kalmasını önlemektir. Buna göre avukatların, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçların takibi ancak Adalet Bakanlığınca soruşturma izni, kovuşturma izni ve ağır ceza mahkemesince son soruşturma açılması kararı verilmesi durumunda mümkündür. Güvencenin devamı olarak da kovuşturmanın ağır ceza mahkemeleri nezdinde görülmesi usulü benimsenmiştir. Tüm bu düzenlemelerin amacı avukatların suç isnatları karşısında güvenceye kavuşmasıdır.
Bölge İdare Mahkemesi, 9 Aralık 2022 tarihinde vermiş olduğu kararda hakkında şikâyette bulunulan avukata ilişkin Adalet Bakanlığı’nın soruşturma izni verilmemesi kararının iptali talebiyle açılan davada avukatlar için, hâkim ve savcılara benzer şekilde, görevlerini yersiz bir soruşturma baskısı olmaksızın layıkıyla yerine getirebilmeleri amacıyla getirilmiş özel güvence hükümlerine vurgu yapmak suretiyle avukatlara karşı başlatılacak bir cezai sürecin, herhangi bir alelade cezai süreçten farklı olduğunu, nitekim avukatlık hizmetinin de, yasada açıkça belirtilmese dahi, kamu hizmeti niteliğini haiz olduğunu, bu bakımdan avukatların ceza soruşturma ve kovuşturmaları bakımından hâkimler ve savcılara benzer bir güvenceyle korunduklarını belirtmiş ve davanın reddine karar veren ilk derece mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu esastan, kesin olarak reddetmiştir.
Karar, avukatlara adli süreçler bakımından sağlanan kanuni teminatın altını çizmesi bakımından önem arz etmekte, avukatlara karşı genel geçer gerekçelerle suç duyurusunda bulunulmasının önüne geçmek için önemli tespitler içermektedir.
Paylaş
İlgili kişiler
Detaylı bilgi için bizimle irtibata geçebilirsiniz.
Yasal Bilgilendirme
Bu içerik sadece bilgilendirme amaçlı olup hukuki görüş içermemektedir. İçerikteki konulara ilişkin bir sorunuz olması halinde lütfen bizi arayınız. Tüm hakları saklıdır.
İlginizi Çekebilir
9 Nisan 2025
Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik
Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik (“Yönetmelik”) 29 Mart 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak…
28 Mart 2025
İş Yerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi hakkında Genelge Yayınlandı
İş Yerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi konulu 2025/3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi (“Genelge”) 6 Mart 2025 tarihli ve…
26 Mart 2025
Siber Güvenlik Kanunu yürürlüğe girdi
Uzun süredir beklenen 7545 sayılı Siber Güvenlik Kanunu 19 Mart 2025 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu…
24 Mart 2025
Sağlık Mevzuatındaki Son Gelişmeler – Kış Sayısı 2025
Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliği Değişikliği. 3 Aralık 2024 tarihinde Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliği’nde…
21 Mart 2025
Kripto Varlıklara İlişkin İkincil Mevzuat Yürürlükte!
Kripto varlıklar ve kripto varlık hizmet sağlayıcılarına (“KVHS”) ilişkin 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’na (“SPKn”) eklenen hükümler,…
14 Mart 2025
Anayasa Mahkemesi, Davanın Kısmen Kabulü Ve Reddi Halinde Yargılama Giderlerinin Tarafların Haklılık Oranına Göre Paylaştırılması Yönündeki Düzenlemeyi Manevi Tazminat Davaları Yönünden İptal Etti
Anayasa Mahkemesi, 25 Aralık 2024 tarihli ve 2024/226 sayılı kararında, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinin ikinci fıkrasını…